İşitme Nedir ?
İŞİTME NEDİR?
İşitme veya duyma sesleri algılama süreci olarak tanımlanmaktadır. Bu süreç auriculanın (kulak kepçesinin) sesi toplamasıyla başlar. Ses, kulak kanalı yoluyla dalgalar halinde timpanik membrana (kulak zarına) iletilmektedir. Timpanik membran (Kulak zarı) gelen ses ile titreşerek, orta kulakta bulunan kemikçikleri sırasıyla malleus, incus, stapes (çekiç-örs-üzengi) hareket ettirmektedir. Kemikçiklerin son basamağı olan stapes (üzengi) ile oval pencereye iletilen titreşimler buradan kokleaya (salyangoza) ulaşır. Kokleanın içindeki sıvının titreşimiyle tüysü hücreler hareketlenir ve işitme siniri ile beyine ses, elektriksel sinyal olarak ulaşır. Beynin ilgili bölümlerinde anlamlandırma gerçekleşerek işitme serüveni son bulur.
Kulak Kepçesi → Dış kulak yolu → Kulak Zarı → Çekiç, Örs, Üzengi → Oval Pencere → Salyangoz (Vestibular zar içindeki perilenf>kohlear kanal içindeki korti organına ve tektoriyal zara temas eden endolenf>timpanik kanal → İşitme Sinirleri → Beyindeki İşitme Merkezi
İŞİTME KAYBI NEDİR?
İşitme kaybı; kulak, işitme yolları veya beyindeki işitme merkezine ait herhangi bir yapının, normalde olması gerektiği gibi fonksiyon görmemesine bağlı ortaya çıkan durumdur. Çeşitli hastalıklar, gürültü, ilerleyen yaş, genetik özellikler gibi farklı faktörler bu problemin nedeni olabilir. İşitme kaybı her yaşta ortaya çıkabilir, ancak yaşlılarda bu risk daha fazla görülebilir. Yaşın ilerlemesiyle organlarımızda işlevlerini tam yerine getiremez. İşitme kaybında erkekler, kadınlardan daha fazla etkilenir. 65 ila 74 yaşlarındaki erkeklerin %10’undan fazlasının farklı derecelerde işitme kaybı yaşadığı tahmin edilmektedir.
İŞİTME KAYBI NEDEN OLUR?
İşitme kaybı anne karnından itibaren olabileceği gibi farklı faktörlere bağlı olarakta ortaya çıkabilmektedir. Örneğin;
İlaç kullanımı, kanser tedavisi gören hastalarda kemoterapiye bağlı olarak kullanılan ilaçlar, idrar sökücüler(diüretik), antibiyotikler, aşırı dozda kullanılan aspirin gibi ilaçlar iç kulağa hasar verebilir ve bu durum çınlama ya da işitme kaybına neden olabilmektedir.
Bası; tümörler veya kafa içinde basınca neden olabilecek hastalıklar işitme kaybına neden olabilmektedir.
Yaş; yaşın ilerlemesiyle birlikte işitme sisteminde rol oynayan organların işlevleri zayıflamaktadır. Özellikle 40 yaşından sonrası bireylerde yaşlılığa bağlı iç kulak ve sinirleri etkileyen hastalıklar ortaya çıkabilmektedir. Şeker, tansiyon, endokrin hastalıkları gibi enfeksiyonel ve metabolik hastalıklar işitme kaybına neden olabilmektedir.
Yüksek ses; mesleği gereği özellikle yüksek yerlerde çalışan bireylerde 95 desibel ve üstü sesler ani işitme kaybına neden olabilmektedir.
Viral veya bakteriyel enfeksiyonlar;
Kronik otitis media (orta kulakta sıvı birikmesi);
Kafa tranvaları;
İnme;
Meniere hastalığı;
İŞİTME CİHAZI NEDİR?
İşitme azlığı, ilaç tedavisi veya ameliyatla düzeltilemediğinde işitme kazancı sağlamak amacıyla işitme cihazı kullanılması gerekir. İşitme cihazı ile konuşmaların daha anlaşılır hale getirilmesi, tüm işitsel sinyallerin, gürültü ve müzik gibi çevresel seslerin daha rahat duyulması amaçlanır. İşitme cihazları işitmeyi normale döndürmez ancak sesleri kulağa güçlü bir şekilde göndererek hastanın sesi fark etmesine, işitme ve anlama yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olur. Günümüzde işitme cihazları seslerin sadece duyulması değil aynı zamanda en iyi şekilde anlaşılmasını sağlamaya yönelik olarak geliştirilmektedir.
İŞİTME CİHAZINI NEYE GÖRE SEÇMELİYİZ?
İşitme cihazı alırken bireyler kendi ihtiyaçlarına göre tercihlerde bulunmalılardır. Bireylerlerin bazı dikkat etmesi gereken unsurlar şunlardır; işitme cihazının türü, ( kulak içi, kanal içi, kulak arkası) görünümü, markası ve cihazı temin ettikleri firma.
Birey işitme cihazının türünü seçerken; işitme kaybının derecesine, tipine, rahatsızlık duyduğu ses seviyesine, konuşmayı ayırt etme yeteneğine, bütçesine ve el becerisini göz önünde bulundurmalıdır.
Kozmatik açıdan bireyler kulak içi veya kanal içi cihazları tercih edebilirler.
İŞİTME KAYBININ TEDAVİSİ?
İşitme cihazları; doğru işitme cihazı sözel ve işitsel iletişimi yeniden kurup geliştirmeye yardımcı olabilir.
Timpanostomi tüpleri; basınç dengeleme tüpleri, kronik orta kulak sıvısını tahliye etmeye yardımcı olur. Otoskleroz: Eğer sorunun orta kulakta bulunan çekiç-örs-üzengi kemiklerinden kaynaklandığı tespit edilirse, bunlar işlevsel bir protez kemiği ile değiştirilebilir.
Koklear implant; işitme cihazlarının yardımcı olmadığı kimi hastalarda sesi dış ortamdan alarak doğrudan işitme sinirine aktaran cihazlardır.
Yardımcı dinleme cihazları; yardımcı dinleme cihazları arasında telefon amplifikatörleri, kişisel FM sistemleri ve TV dinleme cihazları bulunabilir.
Konuşma-okuma eğitimi; konuşma-okumada (dudak-okuma olarak da bilinir) biçimsel talimat, konuşma anlayışınızı arttırmak için ağız hareketlerini anlamanıza yardımcı olabilir.
İlaçlar; altta yatan Meniere gibi bir takım hastalıklar tespit edildiği takdirde, bunların tedavisinde çeşitli ilaçlar kullanılabilir.
DUYUYORUM AMA ANLAMIYORUM
İşitme kaybınızla birlikte tam olarak duyulmayan sesler beyin tarafından algılanmadığı için zamanla bu sesleri unutmaya başlarsınız. “Duyuyorum ama anlamıyorum” şikayetiniz sesleri konuşmaları eksik duyduğunuzun ve bu sebeple unutulan kelimelerin hecelerin olduğu anlamına gelmektedir. Son teknoloji işitme cihazları, beyne sağlanan destekle birlikte mevcut anlama yeteneğinizi maksimum seviyede kullanmanızı sağlayan işitsel çözümler sunar.
ÇİFT TARAFLI İŞİTMENİN FAYDALARI
Daha iyi ses kalitesi sağlayarak işitme memnuniyetini arttırır. Seslerin hangi yönden geldiğini anlamamızı kolaylaştırır. Sesleri duymaktan zorlanmaz ve yorulmadan duyarsınız. Gürültülü ortamlarda konuşmanın daha iyi anlaşılmasını sağlar. Dinleme eforunu azaltarak dinleme aralığını arttırır. Kulak çınlamasını (tinnitus) baskılamada başarı oranını arttırır. İki kulaktada işitme cihazı kullanıldığında dengeli duyma sağlanır. Tek cihazlı bir bireye göre daha uzak mesafeden sesleri duyabilirsiniz. Araç kullanırken bir kulak araç içi seslere odaklanırken diğer kulak araç dışında ki seslere odaklanır.
ANİ İŞİTME KAYBI NEDİR?
Daha önce herhangi bir problem olmadan, 72 saat içinde gelişen, işitme testinde birbirini takip eden üç frekansta en az 30 dB ‘den fazla kayıp görülen ve işitme siniriyle iç kulak dokusu üzerinde hasar oluşması, ani işitme kaybı olarak tanımlanıyor.
En sık nedenler viral hastalıklar , özellikle kabakulak ve kızamık gibi. Bunun dışında iç kulaktaki damarlarda kan akım bozukluğuna neden olabilecek sistemik hastalıklara bağlı dolaşım bozuklukları bir diğer ani işitme kaybı nedeni. Sistemik nedenler arasında özellikle Diabet mutlaka hastalarda sorgulanmalıdır.
KULAK ÇINLAMASI (TİNNİTUS)
Tinnitus olarak da bilinen kulak çınlaması, dışarıdan herhangi bir ses gelmemesine rağmen hastanın ses işitmesi durumu olarak tanımlanır. Bu durum kimi zaman tek kulakta kimi zaman her iki kulakta ortaya çıkabilir. Kişinin kulağının çınladığı esnada duyduğunu sandığı ses kişiye yakın bulunan diğer insanlar tarafından algılanamaz. Ortaya çıkan çınlama sesi kendisini genellikle uğuldama, çan sesi, rüzgar hışırtısı, ıslık sesi, kalp atış sesi veya makine motoru sesi gibi şekillerde gösterir. Kulak çınlaması durumu asıl olarak bir hastalık değildir.
Genel olarak hastalıktan ziyade başka bir işitme sistemi hastalığının belirtisi olarak sınıflandırılır. Tinnitus’un şiddeti kişiden kişiye değişebilir. Belirtiler kimi insanlarda kısa süreli ve hafif şiddette ortaya çıkarken, kimi insanlarda ise kişinin ruh sağlığını bozacak kadar uzun süreli ve şiddetli olabilir. Öyle ki kişinin duyduğu ve herhangi bir dış kaynağı olmayan bu sesler, ileri vakalarda kişinin diğer insanlardan veya dış çevreden gelen gerçek sesleri duymamasına bile sebep olabilir.
KULAK ÇINLAMASI (TİNNİTUS) NEDEN OLUR?
Kulak çınlaması birçok farklı sebepten dolayı ortaya çıkabilir. Kulak çınlaması en sık olarak kulakta meydana gelen diğer hastalıkların bir belirtisi olarak ortaya çıkar. Bunun yanında, kulakla hiçbir ilgisi olmayan çeşitli hastalıklar veya fiziksel durumlar da kulak çınlamasına sebep olabilir. Kulak çınlaması sebepleri arasında kulak kiri, fazla gürültülü ortamda bulunmak, kulağa yabancı cisim girmesi ve benzeri birçok durum vardır. Kulakta ortaya çıkan enfeksiyonlar kulak çınlamasına sebep olabilir. Bunun yanında kimi zaman enfeksiyonla birlikte kişinin kulak kanalında sıvı birikimi oluşabilir ve kişinin kulak kanalı tıkanır. Böylelikle kulaktaki basınç seviyesi değişir ve kişinin kulağı çınlamaya başlar. Diğer insanların da duyabileceği bir kulak çınlaması tipi olan objektif kulak çınlaması (objektif tinnitus) ise çeşitli damar hastalıkları, kas sistemi hastalıkları ya da bölgesel iltihaplanma gibi kişinin vücudunda ortaya çıkan çeşitli fiziksel sorunlardan dolayı oluşabilir. Baş ve boyun bölgesinde ortaya çıkabilecek travmalar kulak çınlamasını tetikleyebilir. Yaralanmanın meydana geldiği bölgeye bağlı olarak kişinin işitme sinirlerinde bazı bozulmalar meydana gelebilir ve bu da kulak çınlamasını ortaya çıkartır. Bu tip yaralanmalarda genellikle tek taraflı kulak çınlaması gelişir. Kulak çınlamasının en yaygın sebebi ise yüksek gürültülü mekanlarda bulunmak veya yüksek sese maruz kalmaktır. Gürültüden ortamlardan ise yüksek sesle müzik dinlemek, sürekli trafikte bulunmak, fabrikalara yakın yerlerde yaşamak ve sık sık yüksek sese maruz kalınabilecek konser gibi ortamlardır.
İŞİTME TESTİ NEDİR?
İşitme testi ile işitme düzeyiniz ölçülür ve var ise işitme kaybı dereceniz belirlenerek nedenlerine dair tespitler yapılır. Bu sayede tedavi yöntemi de şekillenmiş olur. Odyolog veya odyometrist tarafından elde edilen değerler odyogram adlı bir grafiğe yansıtılır. Bu odyogram sayesinde doktorunuz işitme seviyenizi, işitme sorununuz var ise bunun derecesini ve olası nedenlerini anlayabilir.İşitme testi ses geçirmeyen özel test odalarının bulunduğu hastanelerde ya da işitme merkezlerinde yapılır. Test yaklaşık olarak 15-20 dakika kadar sürer.
İŞİTME KAYBINDA ERKEN TANI VE TEŞHİSİN ÖNEMİ
İşitme kaybını erken dönemde belirlemek amacıyla ülkemizde Yenidoğan İşitme Taraması ve Erken yaş işitme taraması yapılmaktadır. İşitme herhangi bir çocuğun büyümesi; konuşma, dil, iletişim becerilerini geliştirmesi ve iyi bir öğrenme oluşturması için hayati önem taşır. Bir çocuğun hayatında işitme kaybı olduğu ne kadar erken teşhis edilirse, çocuğun gelişimi üzerindeki etkisi o kadar etkili olur. İşitme kaybı ne kadar erken tespit edilir ve müdahale başlarsa, konuşma ve dil gelişimindeki gecikmelerin azalması o kadar olasıdır. Erken teşhiste olan bir işitme kaybının önüne geçilir.
İŞİTME KAYIPLI BİREYLER İLE NASIL İLETİŞİME GEÇMELİYİZ?
İşitme kayıplı bireylere karşı her zaman daha anlayışlı ve sabırlı yaklaşmamız gerekmektedir. Bireylerin çekincelerini göz önünde bulundurarak hareket etmek her zaman daha doğru bir iletişim sağlar. İşitme kayıplı bireylerle konuşurken normal konuşma tarzımızdan ziyade daha anlaşılır, tane tane ve temiz konuşmamız gerekir. Sessimizi yükseltmeden olağan bir ton ile konuşarak mimiklerimizi daha iyi kullanmalıyız. Cümleleri tekrarlayabileceğimizi söyleyerek daha rahat bir sohbet ortamı sağlayabilir ve işitme kayıplı bireyi rahatlatabiliriz.
İŞİTME SAĞLIĞI NASIL KORUNUR?
Kulaklarınızı temiz tutun. Hasarı önlemek için kulak zarına keskin nesneler sokmayın. Aşırı gürültülü ortamlardan kaçının. Herhangi bir şikâyetiniz olduğunda doktora görünmek için zaman kaybetmeyin. Kulaklarınızı darbelerden koruyun. Ani aşırı basıncın meydana geldiği bir ortamda (örneğin patlama olursa) ağzınızı açın. Kulak çubuğundan uzak durun. Kulak çubukları kulak sağlığı açısından çok zararlıdır. Temizlediğinizi zannettiğiniz kulağınızın aksine kulak çubuğu kirleri ileri doğru iter ve kirlerin kulak zarının önünde birikmesine neden olarak ses iletimini engeller. Birdenbire işitme kaybı veya kulak çınlaması yaşarsanız, hemen tıbbi yardım isteyin. Kulak Ağrısını, akıntısını ihmal Etmeyin. Bu belirtiler dış kulak yolu iltihabı habercisi olabilir. Dalış sırasında ağrı hissederseniz, derinleşmeden hemen önce kalkın. Kulak kirinizi çıkartmaya çalışmayın. Kulak kiri dış kulak kanalını tıkamadığı sürece normalde kulak enfeksiyonlarına karşı bir bariyerdir.
ÇOCUKLARDA İŞİTME KAYBI
Çocuklarda işitme kayıpları dış kulak ya da orta kulak kaynaklıysa ilaç veya cerrahi yöntemler ile işitme kaybı tedavi edilebilir. Ancak iç kulakta kalıcı bir işitme kaybı söz konusuysa işitme tipine ve derecesine uygun bir işitmez cihazı uygulanabilir. İleri ya da çok ileri derece bir işitme kaybı söz konusuysa koklear implant ya da biyonik kulak denilen cihazlar ameliyat yardımıyla kullanılabilir. Koklear implant, bir tür işitme cihazıdır, fakat diğerlerinden farklı olarak direk olarak işitme sinirini uyararak çok daha kaliteli ve yükse bir ses elde edilmesini sağlar. Koklear implantla çok ileri derecedeki işitme kayıplarında normal konuşma dil gelişiminin sağlanmasına yardımcı olur. Eğer çocuk, yenidoğan işitme taramasından geçtiyse ve bir risk faktörü yoksa o zaman rutin olarak işitme testi yapılmasına gerek yoktur.
Ancak ilk üç yaş işitme ve konuşma gelişimi açısından kritik bir dönem olarak kabul edilir. Ailelerin çocukların işitme ve konuşma gelişimini yakından takip etmeleri ve bir gecikme ya da sorun sezdiklerinde doktora başvurmaları önerilmektedir. Eğer risk faktörü varsa yıllık yapılan odyolojik kontrollerle çocuğun kontrol altında tutulması gereklidir.
Çocuklarda işitme kayıplarına neden olan bazı faktörler ise;
- Genetik faktörler
- Prematüre doğum
- Kraniyofasiyal anomaliler denilen baş ve yüz bölgesindeki yapısal anomaliler
- Kan uyuşmazlığına bağlı gelişen sarılık
- Geçirilen ateşli hastalıklar
- Menenjit
- Kafa travması
- Ototoksik ilaçların kullanımı
- Annenin gebelik döneminde geçirdiği ateşli hastalıklar işitme kaybına neden olabilir.
İŞİTME KAYBININ ALZHEİMER VE DEMANSA ETKİLERİ
İşitme kaybı en az 25 desibel olan kişilerde Alzheimer ve demans oranı daha yüksektir. İşitme kaybı ilerledikçe bu risk artıyor. İşitme kaybı olan kişiler, işitmesi iyi olan kişilere göre sesi anlayabilmek için daha fazla uğraş verdiklerinden, beyin gücünü diğer aktivitelere ayırmakta zorlanıyorlar. İşitmeye odaklanmaktan dolayı hatırlama ve farkındalık gibi özelliklerden uzaklaşıyorlar. İşitme kaybı nedeniyle kişinin içe kapanması ve sosyal hayattan elini çekmesi de Alzheimer’a yakalanma riskini yüzde 9 artırıyor. İşitme kaybı tedavisi ile her iki hastalık da geciktirilebiliyor.
İŞİTME CİHAZI BAKIMI VE TEMİZLİĞİ
Kullanılan işitme cihazlarının kullanım ömürlerini uzatmada en etkili yöntem cihazlara gerektiği özeni ve bakımı göstermektir. Cihazları çıkarttıktan sonra kulağa giren uçları mutlaka kuru bir bezle silerek temizlemeli ve sert uçlu fırçalarla nazikte fırçamalıyız. Bu yöntemle cihazların kulak kiriyle tıkanmasının önüne geçebiliriz. Cihazlar elektronik aletler olduğu için sudan, nemden ve terden korumamız gerekmektedir. Nem aldığını düşündüğümüz cihazları nem tabletlerinin yanında bekletilerek olan nemi kurutabiliriz. Cihazlarımızı çıkarttığımızda kutularına koyarak özenli bir şekilde muhafaza etmeliyiz.
Emel İşitme Merkezi 1994 yılından günümüze hizmet veren Ody. Emel Çetin yönetiminde kurulan, tam teşekküllü işitme testleri ve test sonuçlarına dayalı uygun işitme cihazlarını sunan, işitme cihaz takıldıktan sonra sürecin takibi ve işitmedeki gelişmeleri sürekli olarak takip etmek sureti ile hizmet sunmaktadır.
İletişim
Avrupa Yakası
Tel : 0 (212) 466 55 88
Mail : info@emelisitme.com
Adres : Zuhuratbaba Mahallesi, Haksever Sk. No:8, 34147 Bakırköy / İstanbul
Yol Tarifi >
Anadolu Yakası
Göztepe Tel : 0 (216) 566 26 88
Mail : info@emelisitme.com
Göztepe Adres : Göztepe Mah. Fahrettin Kerim Gökay Cd. No:154 K.1 D.13 34730 Göztepe / İstanbul
Yol Tarifi >
Tanzania Branch
Sabit Hat : +255 764 754 819
Mail : info@emelisitme.com
Tanzania Adres : Mwaikibaki Road Opposite Tanesco House No: 67 Mikocheni Dar es Salamm, Tanzania
Yol Tarifi >